1766 yazı bulundu
Sıralama :
İnsan ve zaman, zaman ve mekân kavramlarının birbirine karıştığı bir ada, Gökçeada. Bir yanda, binlerce yıl adanın tek sakinleriyken artık azınlık olan Rumlar, bir yanda 1970’lerde Trabzon’dan, Muğla’dan, Isparta’dan, Çanakkale Biga’dan getirilip ...
O bir deniz O bir gökyüzü O bir sonsuzluk O bir özgürlük O bir mutluluk O’na bir renk demek "anlamsızlık" olur Ama o bir anlamsızlık da. Bir gün kız kardeşimle; Ümit’le bir şiir okumuştuk. Güzel bir şiirdi; son satırdaki "o" kelimeye kadar. Şi...
Doğum günü partime yetişebilmek için yapmam gerekenleri düşündükçe çıldıracak gibi oluyordum. Sabah kalkacağım, çarşıya gideceğim, pasta seçeceğim ki çok nanemolladırlar gelenler herşeyi de beğenmezler! Ondan sonra eve gel ne giyeceğini seç! Şimdi ...
Yaşamının her karesinde acı çektiğini düşünüyordu. Daha bir buçuk yaşındayken anne babası trafik kazasında ölmüşlerdi. Yatılı okula vermişti ailenin diğer fertleri o 'nu. Kardeşi yoktu. Kuzenleri yurt dışında yaşıyorlardı. Senede bir kez onu ziyarete...
Aşağıdaki yazıyı yazalı tam üç yıl oldu bugün. Hayatımın ilk düz yazısıydı... Ve bugün dostluğumuzun anılar bohçasından tekrar çıkarıp okşadım. Bir gün kavuşacağımız o son buluşma yerine 3 yıl önce uğurladığım sevgili arkadaşımın anısına burada tekra...
Gelin bebekler modaydı çocukluğumda, özellikle İzmir Fuarına gidildiğinde alınmazsa alınmazlarındandı kız çocuklarına… Plastikten bebeklerdi, üzerlerinde ucuz tülden az biraz da dantelden gelinlikleri, taç yerine yapıştırılmış pulları vardı, dökülür...
Ben Sadık amcayı çok iyi hatırlamıyorum aslında, yani şimdi gözlerimi sıkıca kapatıp hafızama ‘Haydi aslanım şu Sadık amcanın yüzünü bana bir gösteriver, özledim’ desem bir işe yaramaz. Hatırlayacağım tek şey Sadık amcanın belirli belirsiz bir şe...
Yıllar önceydi, Alsancak’ta sokak arasındaki büyücek bir eskici dükkanının müdavimi olmuştum. Dükkanda neler yoktu ki…Kristal karafakiler, takımı bozulmuş porselen yemek takımları, kesme cam şarap kadehleri, gümüş zarflar, kapı kolları, karpuzl...
Okula başlayan çocuk gibi heyecanlıyım, korkuyorum. Nasıl yazacağım endişesi kapladı içimi. Yaşamak ayrı anlatmak ayrı, ikiside o kadar acıtıyor ki. Neden yazmak istiyorum diye çok düşündüm. Bahardan, kuşlardan, böceklerden anlatıp herkesin yüzü...
O sabah doktoru onu ziyarete geldiğinde, morali bozulmuş ağlarken buldu. "Ben çok sıkıldım. Zaman geçmek bilmiyor." diyordu. Doktoru da ona "Seneye bu zamanlar çocuğunun doğum günü için hazırlanıyor olacaksın. Bunu düşün, iyi gelecek." diye tavsiye...